Bozdoğan Tarihi
İLÇEMİZİN TARİHÇESİ
Bozdoğan Türkçe bir kelimedir. Boz ve Doğan kelimelerinden meydana gelmiştir. İlk anlamı Bozdoğan ateşli silahlar bulunmadan kullanılan ilkel bir silahtır. Atlı veya askerlerin Bozdoğanları olurdu. Atlıların daha ağır olur ve sol yana asılırdı. Yaya askerlerin Bozdoğanları ise sapı ağaçtan ve başı bakırdan ya da sadece demirden yapılırdı. Daha sonra Türkiye genelinde daha çok ağaç-çomağa Bozdoğan denmeye başlanmıştır. Türkiye’nin genelinde yer-yurt adı olarak kullanılan Bozdoğan’ın bu anlamla pek ilgisi yoktur.
Öncelikle Bozdoğan sözcüğü bir silah adı olmaktan öte,bir Türk boyunun adıdır. Anadolu’ya göç eden Oğuz boyları içinde “Bozdoğan’lılar” boyu olduğu bugün tarihi kaynaklarda yazılmaktadır. Ve bunların en büyük özelliklerinin yerleştikleri bölgelere adlarını verdikleri bilinmektedir. Ayrıca Bozdoğan’ın bir mahallesinin ismi de Eymir’dir. Eymir boyunun bu günkü Eymir mahallesinde yurt edindikleri bazı kaynaklarda rivayet edilmektedir. Önceden Bozdoğan’a bağlı olan fakat ulaşımı Muğla’ya devredilen Çavdır köyü içinde Çavuldur boyunun yerleşmiş oldukları bilinmektedir. Bugün Bozdoğan’ın kuruluşuna ait çok çeşitli rivayetler dolaşmıştır. Bu rivayetlerden birkaçı şöyledir.
Malazgirt Savaşının Türkler tarafından kazanılmasından sonra Anadolu’ya yayılan Türkler tarafından kurulduğu bilinmektedir. Tarih olarak 1075-1175 yıllarına kadar varlığı bilinmemektedir. Bu tarihlerde doğudan batıya doğru hızlı bir akım vardır. Ve bu akınlara katılan boylardan birisince kurulmuştur. Öncelikle Bozdoğan’a gelen Türk boyları Eymir’e yerleşmiştir. O zaman oralarda Kıptiler’le, Rum’lar yaşamışlardır. Sonra burada yaşayan Boz bey kendine bağlı obalarla birlikte buradan göç ederek Madran Dağı’nın eteklerine yerleşmiştir. Onunla birlikte Doğan bey de onun yerleştiği tepenin tam karşısı olan Hıdırbaba tepesine yerleşmiştir. Boz Bey´in Armutalanı bayraktarı Madran Baba’dır. Doğan Bey’in bayraktarı ise Hıdır Baba’dır. Bu ikisinin zamanının evliyaları olduğu söylenir. Hatta bunların üç arkadaş olduğu bilinmektedir. Üçüncü de Biresse Baba’dır. Aydınoğulları beyliği 1390 yılında Osmanlı Hükümdarına bağlılığını bildirmesi üzerine 1390’da Osmanlılara bağlandı. Yıldırım Beyazıt çıktığı Anadolu seferinde Aydınoğulları’nı Osmanlılara bağımlı hale getirdi. Bu sıralarda doğudan Osmanlılar,deniz yönünden Latinlerin sıkıştırması bu sonu hızlandırmıştır. Bugün Bozdoğan’da eski Nazilli caddesi ya da Şose caddesi diye bilinen caddelerin eski adının Ceneviz Mahallesi olarak bilinmesi, Latinlerin Bozdoğan’a geldikleri hatta buraya yerleştiklerinin bi kanıtıdır. Burada bazı yerlerin Rum mahallesi olarak bilinir. Ankara Muharebesinden sonra Timur ,Aydınoğullarına ülkelerini geri verdi. Fakat 2. Murat Osmanlılara devamlı sorun çıkaran Aydınoğulları beyliğine son verdi. Böylece Bozdoğan bir daha el değiştirmiş oldu. Fakat sosyal bir değişiklik olmadı. Bu durumun sonunda onlarda Selçuklular gibi buraya doğrudan gelen Türkleri yerleştirmişlerdir.
Taihte Bozdoğan, Büyük Menderes nehrinin güneyden aldığı, Akçay isimli büyük bir kolun geçtiği , güney-kuzey istikametinde uzanan geniş ve düz ova halindeki kısmı üzerinde ve 1792 rakımlı Madran Baba dağının eteklerinde kurulmuştur.Bozdoğan umumi görünüşü ile orta zaman devrinin vasıflarını ve hususiyetlerini kısmen muhafaza etmektedir. M.S 13. y.y’da Türkler tarafından kurulduğu tahmin edilmektedir.14.y.y ‘da “AYDINOĞULLARI” Hükümetinin ileri kasabaları arasında sayılan Bozdoğan Türkler tarafından, Bizans egemenliğe son verilmesinden sonra askerleri Maskatlarla, vücuda getirilmiş bir yerdir. Selçuklular zaptettikleri her yere büyük Türk boylarını getirip yerleştirmekteydiler. Bizanslılardan alınan bu bölgeye’de Doğan Beyli veya Bozdoğan‘lı aşiretlerinin adını verdikleri, tarihi bir hakikattir. Esasen vaktiyle ,Anadolu da yerleşmiş,Türk boyları arasında Bozdoğan’lı adını taşıyan büyük bir boy olduğu ve bunların yerleştikleri sahaya,adetleri üzere kendi boy ve beyliklerinin adını verdiklerinde tarihte malumdur. 800 yıllık uzun bir ömre sahip bulunan Bozdoğan, Tanzimat’tan sonra yapılan idari teşkilatta kaza olmuştur. Bozdoğan tarihi eserler bakımından zengin sayılı ilçe sınırları içerisinde yapılan kazılarda, yazılı tarih öncesine dair birçok eser ortaya çıkarılmıştır. Kavaklı köyü yakınlarında , Arya devletinin şehri, Yazıkent ve Koyuncular köyü yakınındaki Neopolis şehri bulunduğu anlaşılmıştır. Bozdoğan’daki Roma, Bizans ve Yunan kültürlerinin izlerini taşıyan kalıntılardan Körteke kalesinin (Körteke köyündeki) Romalılar çağından kaldığı, Örtülü ve Konaklı köylerindeki sarnıçlar ve kemer köprüsünün Selçukluların izlerini taşıdığı aşikardır. Ayrıca ekserisi Osmanlılar devrine ait bulunan eserler arasında Çarşı Camii, Pabuşçuoğlu Camii, Baltacıoğlu Camii, Hıdırbaba Camii ve Akçay suyu üzerinde tarihi bir kıymete haiz olan mermer köprü ile kasaba yakınlarındaki muhtelif höyükleri de sayabiliriz. Körteke Kalesi, Kazandere Tarihi Köprü Çarşı yanındaki küçük bir mezarda Bozdoğan Voyvoda Beyi Ali Bey ve karısının mezarlarıyla, Madran Dağı civarındaki bir tepede Hıdır Baba ve Okçu kumandanının mezarları da vardır.